14.08.2011

şafak 154

Bugün sesini duydum kısacık bi görüşmede olsa, içim rahatladı bebeğim...
Ya abartmıyorum bak rüyamda sabaha karşı aradığını gördüm yani o kadar bekliyordum.
Zaten telefonu titreşime alıp başucuma koymuştum hani ben uyurken falan ararsan duyayım hemencik diye, şu malum şartlarda o telefon çaldığında mutlaka açmam lazım :)

öyle yani o kısacık konuşma yetti beni gülümsetmeye canım benim...
Umarım her gün arayabilirsin, valla gözüm sayko sayko hep telefonda aramanı bekliyorum :)

bu arada muş-diyarbakır yolunda bi kaymakam adayı ile bi askeri kaçırmış pkklılar...
Duymuşsundur zaten haberlerde... Kanımca biz öyle arabayla falan pek doğu turuna çıkmasak iyi olacak, hatta ben bu göt korkusu ile sen yokken hiç bi yere gidemem zaten, hoş sen gelince de gitmesek daha iyi olacak gibi, malum her gün daha da kuduruyor bunlar...

Neyse ki şimdilik güvenli bi bölgedesin bebeğim, inşallah usta birliği de olaysız bir bölgeye çıkar da içim rahat olur... 15 gün sonra onu da öğreneceğiz gerçi... oyy oyy...

aklım hep sende bebeğim... Allah'a emanetiz ikimizde...

O zaman sana daha önce de gönderdiğim bir şarkı vardı bu yazıma onu da eklemek istiyorum

günün şarkısı:

Sev beni, sar beni
Bir tek kötü sözün sarsar beni
Bilinmez denizlerin
Kuytu koylarında bul beni

Bil beni, al beni
Bu saçmasapanlıktan kurtar beni
Uykusuz gecelerin
Gizli örtüsünden çıkar beni

Ben bunları kimseye anlatmadım
Kendimle bile konuşmadım
Ben bunları kimseye anlatmadım
Bir tek sen duy diye,
Sen bil diye,
Sen anla diye…

Sor beni, bul beni
Sessiz şarkılarda çal beni
Bulutlar ülkesinden
Kuru topraklara indir beni

Sez beni, yaz beni
Karmakarışıklığımdan çöz beni
Birikmiş tortuların
Gizli sularından süz beni

Ben bunları kimseye anlatmadım
Kendimle bile konuşmadım
Bir tek sen duy diye,
Sen bil diye,
Sen anla diye…







özlüyorum seni... hem de çok... en çok...




Hiç yorum yok: